İskemik Kalp Hastalığı Nedir, Belirtileri ve Nedenleri Nelerdir?

Koroner arter damarların yapısının bozulması neticesinde ortaya çıkan iskemik kalp hastalığı, vücut dokularının talep ettiği düzeyde oksijenin temin edilememesi olarak tanımlanabilir.

İskemik Kalp Hastalığı 

 Toplum arasında yaygın olarak bilinmemesine karşın kalp hastalıkları içersinde önemli bir yer tutan iskemi; kalbin kasılıp ve gevşeyerek kan pompalamasnı sağlayan kalp kaslarındaki kan akışının kısımsal ya da bütünsel tıkanmalara bağlı olarak azalması durumunda ortaya çıkan hastalık olarak tarif edilebilir.

İskemi ile ilgli unutulmaması gereken temel nokta; kalp kasına kan iletiminde görevli olan koroner arterlerde ortaya çıktığıdır. 

Çeşitli nedenlerden ötürü tıkanan koroner arterler, vücut dokuları için yeterli ölçüde oksijen yönünden zengin kan temin edemediği takdirde ortayan çıkan durum; iskemik kalp hastalığıdır.

 İskemiyi bir örnekle açıklamak gerekir ise; uzun süre fiziksel aktivitede bulunmayan bacak kaslarına kramp girmesi durumuna benzetmek mümkündür. Dolayısıyla, vücut hücre ve dokularının oksijen yani enerjiye ihtiyaç duyduğu durumlarda iskemi kalp hastalığı yükselir. Fiziksel aktivite, heyecan ve stres durumları gibi duygusal etkiler hic şüphesiz vücut dokularının oksijen ihtiyacını arttıran durumlardır.

Oksijen temininin yetersizliğinden dolayı ortaya çıkan iskemi, 10 dakika içerisinde tedavi edilerek ortadan kaldırıldığı takdirde bu durum stabil anjina olarak adlandırılır.

İskemik Kalp Hastalığı Nedenleri

 Hastalığı ortaya çıkartan nedenlerden bahsetmeden önce risk faktörlerine değinmek gerekir. Genel ifadeyle hastalığın risk faktörlerini; bireyin elinde olan ve elinde olmayan faktörler şeklinde ikiye ayırmak mümkündür.

Bireyin tasarrufunda olmayan risk faktörleri;

  • Cinsiyet: Yapılan çalışmalar, hastalığın erkek bireylerde görülme ihtimalinin kadınlara kıyasla daha yüksek olduğunu tespit etmiştir.
  • Yaş: Hastalığın görülme riski 40 yaşından sonra artsa da, 65 yaşının dönüm noktası olduğunu ifade etmek gerekir.
  • Genetik Yatkınlık: Birinci derece yakın akrabaları içerisinde kalp hastalığı yaşayan bireyler de, hastalığın risk grubu kapsamına dahil edilir.

Bireyin tasarrufunda olmayan risk faktörleri;

  • Alkol ve Sigara Tüketimi: Hastalığın koroner arter damarında meydana geldiği dikkate alınırsa, damar sağlığını olumsuz etkilen alkol ve sigara tüketiminin risk faktörleri kapsamında değerlendirildiği daha net görülür.
  • Fazla Kilolar
  • Hareketsiz Bir Yaşam Tarzı

 Hastalığın temel nedeni; ateroskleroz yani halk arasında bilinen adıyla damar sertliğidir. Elbette, damar sertliğinin oluşumunu tetikleyen faktörlerin başında; alkol ve sigara,yüksek tansiyon ve kolesterol gelir.

Damarlarda meydana gelen problemler nedeniyle ortaya çıkan iskemi durumu; kronik yani belirli bir zaman dilimi içerisinde oluşum göstererek gerçekleşen ve akut, kısa sürede ortaya çıkan olarak ikiye ayrılabilir.

Hastalığa etkiyebilecek diğer nedenleri sıralamak istersek;

  • Damar yapısında doğuştan gelen bozukluklar.
  • Damarların yeterince beslenememesi nedeniyle elastikiyet özelliklerini kaybetmesi.
  • Özellikle yüksek tansiyonun damar çeperlerini tahrip ederek damar sertliğine sebebiyet vermesi.
  • Katkı madde ve doymuş yağ yönünden yoğun besinlerin tüketiminin tercih edilmesi.
  • Yine damar sağlığını olumsuz etkileyen bir hastalık olan kolesterol.

Genel olarak bakıldığında; damar sağlığını olumsuz etkileyen tüm faktörlerin, iskemi kalp hastalığına neden olabileceğini belirtmek gerekir. Şüphesiz bu faktörler içerisinde, etki dereceleri nedeniyle yüksek tansiyon, alkol ve sigara tüketimi, kolesterol ön plana çıkan etkenlerdir.

İskemik Kalp Hastalığı Belirtileri

 Hastalığın semptomlarının doğru takip edilmesiyle ilintili olarak erken teşhis dolayısıyla da tedavi büyük ölçüde kolaylaşacaktır. 

Bu kapsamda, istemi hastalığının en temel semptomunun anjina yani göğüs bölgesinde sıkışma ve uyuşma hissi olarak ifade edilebilir.

Semptomlar yalnızca göğüs bölgesinde değil; sol omuz, kol ve boyunda da görülebilir. Dolayısıyla, bu bölgelerde görülen sıkışma ve uyuşma hisleri de değerlendirilmelidir. 

Anjinaya ek olarak hastalığın semptomarı sıralanmak istenirse;

  •  Kalp atışlarındaki belirgin düzensizlikler.
  • Mide bulantısı ve baş dönmesiyle birlikte ortaya çıkan halsizlik hissi.
  • Özellikle boyun ve sırt bölgesinde soğuk terleme olarak tabir edilen durum.

Hastalığın semptomlarından özellikle mide bulantısı, baş dönmesi ve terleme birçok hastalıkla karıştırılmaya müsait olduğundan bu durum teşhisi güçleştirici etki yapar. Bu etkinin önüne geçilebilmesi adına; özellikle 40 yaş ve üzeri bireylerin düzenli periyotlarla muayene yaptırması faydalı olacaktır.

İskemik Kalp Hastalığı Tedavisi

Hastalığın tedavisinde kullanılan temel teknikler;

  1. İlaç tedavisi
  2. Cerrahi müdahale

olarak ikiye ayrılabilir.

Her iki tedavi tekniğinin de uzmanlar tarafından planan egzersizler ile desteklenmesi gerekir. Aksi takdirde tedavinin başarı yüzdesinin düşmesi muhtemeldir. 

Eğer damarlardaki tıkanıklık ilaç ile müdahale edilemeyecek düzeylerde ise cerrahi müdahale seçeneği tercih edilir. Fakat, öncelik genellikle ilaç tedavisiyle hastalığı oluşturan nedenlerin kontrola alınması yönündedir. Dolayısıyla ilaç tedavisinin kapsamında yüksek tansiyonu ve kolesterolü düzenleyici ilaçların yer alması hayli normal bir durumdur.

Hastalığın tedavisinde hekimin tedavi yöntemlerine ek olarak hastanın da alması gereken önlemler mevcuttur. Hastanın beslenme tarzını düzenleyerek fazla kilolarından kurtulması, sigara ve alkol tüketiyor ise bu alışkanlığından vazgeçmesi ve tedavi sonrasında planlanan egzersizlere düzenli olarak katılması bu önlemlerden en etkilileridir.



1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız (1 votes, average: 5,00 out of 5)
Loading...

© 2024 – Kalp Hastalıkları ve Tedavisi. Tüm Hakkı Saklıdır.

Okumakta olduğunuz bütün makalelerin hepsi bilgilendirme amacı ile hazırlanmaktadır. Okuduğunuz bütün tedavi metotları, ilaç isimleri doktor kontrolünde uygulanması gerektiği gibi, beslenme önerileri ise diyetisyen kontrolünde uygulanması gerekmektedir.