Kalp Ağrısında Başvurulan Bölüm ve Hastalığın Tedavisi

Kalp ağrısı şikayetiyle karşılaşan bireylerin vakit kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşunun kardiyoloji bölümüne başvurarak uzman hekim kontrolünde gerekli tetkikleri yaptırması gerekir.

Kalp Ağrısında Başvurulması Gereken Bölüm

Gerek birtakım kalp ağrısı semptomları, gerekse de rutin kalp kontrolü yaptırmak isteyen bireylerin, sağlık kuruluşlarının kardiyoloji bölümüyle temasa geçmesi ve buradaki hekimleri muhattap alması gerekir.

Elbette göğsün orta-sol bölgesinde hissedilen ağrı, birçok farklı kalp hastalığının temel semptomu olduğundan dolayı bu tarz bir ağrı ile karşılaşan bireylerin zaman kaybetmeden hekim kontrolüne başvurarak gerekli kontrolleri yaptırması, birey sağlığı açısından oldukça önemlidir.

Bu aşamada ağrıya neden olabilecek faktörlerden bahsetmek, konu bütünlüğünün sağlanması açısından faydalı olacaktır. Öncelikli olarak kalp ağrısı olarak nitelendirilen ağrıların önemli bir kısmının kalbin çalışma sistemindeki bozulmalardan ötürü kaynaklanmadığını ve vücut sistemlerindeki birtakım hastalıkların da, göğsün orta-sol kısmında ağrıya sebep olabileceğini ifade etmek gerekir.

Göğüs ağrısına sebep olan ve genellikle kalp ağrısı ile karıştırılan hastalıklar;

  • Kaburga bölgesinde darbeye bağlı olarak ortaya çıkan travmalar.
  • Göğüsteki sinirlerin yapısal deformasyona uğraması.
  • Akciğer embolisi ve akciğer zarının iltihaplanması.
  • Omurga ve yemek borusunda meydana gelen problemler.

şeklinde sıralanabilir.

Kalbi besleyen ve görevini tam anlamıyla yerine getirmesini sağlayan damarların sertleşmesi, tıkanması yahut daralması neticesinde kalp kaslarının oksijenden mahrum kalması, ağrının başlıca nedenlerinden biridir. Her ne kadar ağrılar her zaman kalp hastalıklarına işaret etmese de, vakit kaybetmeden hekim kontrolüne başvurmayı gerekli kılan durumlar olduğu unutulmamalıdır.

 Tabi burada ağrının hangi faaliyetler esnasında meydana geldiği de, doğrudan kalpten mi kaynaklandığını yoksa diğer organların etkisi altında mı gerçekleştiğinin tespiti açısından önemlidir. Eğer, fiziksel egzersizler esnasında kalp ağrısı meydana geliyor ise bu ağrının bireyin yaşantısını olumsuz etkileme ihtimali hayli yüksektir. Çünkü; vücut dokularının enerjiye dolayısıyla da kan pompalanmasına ihtiyaç duyduğu zamanlarda kalp kaslarının oksijensiz kalması, damarlarda tıkanıklık ya da daralma olduğunun ipuçlarından biridir. 

Kalp Ağrısıyla İlgilenen Poliklinik

İlk paragraflarda da ifade edildiği gibi kalp ağrısıyla kardiyoloji polikinliği dolayısıyla da, kardiyoloji hekimleri ilgilenir ve gerekli tetkikleri yapar. Kardiyoloji polikinliğinde ağrının hangi faktörler etkisinde geliştiğinin saptanması adına uygulanan testler şu şekilde detaylandırılabilir;

  •  Ekokardiyografi: 4 farklı çeşidi bulunan ekokardiyografi, insan kulağının işitemeyeceği frekansta yani ultrasonik ses dalgalarının transdüser olarak adlandırılan iletici cihaz yardımıyla kalbe gönderilmesi ve kalbin işlevselliğinin incelenmesi olarak tanımlanabilir. Bu test, kapakçıkları, karıncıkları ve kasların işlevselliğinin tespit edilmesine uygun olarak geliştirilmiştir.
  • Eforlu EKG Testi: Kalbin dinlendiği anda uygulanan EKG testi, damar deformasyonuna bağlı olarak ortaya çıkan koroner hastalıkların teşhisinde yeterli olmadığında dolayı eforlu yani fiziksel aktivite esnasında EKG testi uygulaması gerekir. Bireye genellikle koşu bandı ya da bisiklet üzerinde egzersiz yapılan bu testin kolaylıkla uygulanabilir olması ve hastalığın teşhisi için yeterli verilerin eldesini sağlaması avantajlarının başında gelir.
  • Holter Takibi: Kalp kasları arasında gerçekleşen elektriksel iletimin takip edilmesi olarak tanımlanabilen Holter Takibi, ritim bozukluklarının tespitinde önemli bir rol oynar. Testin en önemli dezavantajı; en az 24 saat sürmesidir. Fakat, gerekli cihazların ve teknik personelin temini ile ev ortamında uygulanabiliyor olması bu dezavantajın kısmen de olsa önüne geçer.

Görüldüğü üzere uzman hekim, kapakçıklar ve karıncıkların işlevselliğini, kalp kasları arasındaki elektriksel iletimin ne denli doğru işlediğini ve ritim bozukluklarını inceleyerek ağrıya tek bir açıdan değil de birçok farklı açıdan yaklaşır. Bu durum hiç şüphesiz hastalığın doğru bir şekilde teşhis edilmesi ve tedavi planlanması açısından kritik öneme sahiptir.

Elbette ilgili sağlık kuruluşunun kardiyoloji bölümüne başvurmadan önce bireyin yapması gereken faaliyetlerin başında; randevu almak gelir. Birey, randevu aldıktan sonra hekim yönergelerine deyim yerindeyse harfi harfine uyulmalı ve yapılması planlanan faaliyet ya da kontrolleri aksatmamalıdır. Aksi takdirde tanı ve tedavide birtakım aksaklıkların doğması muhtemeldir.

Son olarak değinilmesi gereken nokta; kalp ağrısı belirtisi ile karşılaşan bireylerin hekim kontrolüne ne kadar erken başvurursa, tehlikeli durumların önüne geçilme ihtimalinin o denli yükseldiğidir. 



Kullanıcı Yorumları ve Oyları

1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız (Sizin oyunuz ilk olsun)
Loading...

© 2024 – Kalp Hastalıkları ve Tedavisi. Tüm Hakkı Saklıdır.

Okumakta olduğunuz bütün makalelerin hepsi bilgilendirme amacı ile hazırlanmaktadır. Okuduğunuz bütün tedavi metotları, ilaç isimleri doktor kontrolünde uygulanması gerektiği gibi, beslenme önerileri ise diyetisyen kontrolünde uygulanması gerekmektedir.