Kalpte Ritim Bozukluğu Nedir ve Etkileri Nelerdir?

Kalp ritim bozukluğu, kalp kaslarının olağan dışı hızlı, yavaş yahut düzenden uzak çalışmasına bağlı olarak vücutta birçok problemin ortaya çıkmasına sebep olan hastalık olarak tanımlanabilir.

Kalp Ritim Bozukluğu 

 Toplum arasında ritim bozukluğu, tıp literatüründe ise aritmi olarak ifade edilen kalp ritim bozukluğu; kalbin vücut doku ve organlarına kan pompalamasını sağlayan elektriksel iletim yollarının birçok nedenden ötürü tahribata uğrayarak kalbin, olağan dışı hızlı, yavaş yahut düzensiz atması olarak ifade edilebilir.

Dolayısıyla burada unutulmaması gereken; kalp ritim bozukluğunun yalnızca kalbin hızlı çalışması demek olmadığı, birçok durumda yavaş ya da düzensiz çalışmasıyla da ritim bozukluğunun ortaya çıkabileceğidir.

 Hastalığın erken dönemde teşhis edilmesi tedavinin geleceğini şekillendirir. Aritmi tanısı kimi durumlarda yalnızca EKG ile konulabilirken, kimi durumlarda da EKG’ ye ek olarak kan ve tiroid testleri de uygulanarak daha geniş kapsama sahip bir tetkik yapılır.

Aritmi teşhisinde kritik noktayı; bireyin ritim bozukluğu yaşadığı anda ilgili hekim kontrolüne başvurması oluşturur. Hastalığın etkisini gösterdiği dönemde çekilecek olan ve kalpteki elektriksel iletimi görüntüleyen testler, hastalığın tedavisi noktasında deyim yerindeyse hekimin elini hayli kuvvetlendirecektir.

Bu kapsamda hastalığın semptomlarına genel ifadelerle değinmek yerinde olur;

  • Kalp atışlarında bireyin rahatlıkla hissedeceği düzeyde artış ya da azalışlar. Elbette heyecan, sevinç ya da birçok duyguya bağlı olarak ortaya çıkan hızlı kalp atışları bu kapsamın dışında tutulmalıdır. Aksi takdirde hastalığın gerçek semptomlarının gözden kaçması kuvvetli bir ihtimaldir.
  • Göğüs bölgesinde baskı ve sıkışma hissiyle birlikte ortaya çıkan boyun ve sırt bölgesinde terleme, anlık baş dönmeleri de hastalığın semptomları arasında yer alır.
  • Hipotansiyon hastalığında olduğu gibi bireyin şuurunu kaybetmesi ve göz kararması olarak ifade edilen durum.

Özellikle kalp atışlarının hissedilir düzeyde değişkenlik göstermesi şüphesiz hastalığın teşhisini kolaylaştıran en önemli etmendir. 

Ritim Bozukluğu Olanların Dikkat Etmesi Gerekenler

 Öncelikli olarak beliritlmesi gereken; kalbin çalışma yapısını sekteye uğratacak tüm faktörlerin doğrudan ya da dolaylı bir şekilde aritmi üzerinde de etki sahibi olduğudur. Dolayısıyla, kalp sağlığı açısından gerekli olan tüm faaliyetlerin aritmi hastaları tarafından dikkatle uygulanması gerekir. 

 

Kalp sağlığını ve kasların çalışma yapısını yani ritmi düzenleyen faaliyetleri detaylandırmak istersek;

  • Kalbin çalışmasını etkileyecek en basit ilaçların kullanımında dahi hekim kontrolüne başvurmak. Bu ilaçların birçoğunu hastalar farkında olmadan kullanır. Örnek vermek gerekir ise; basit bir soğuk algılığı ya da geniz akıntısının ortadan kaldırılmasında kullanılan ilaçlar aritmiyi tetikleyebilir.
  • Aşırı ölçülerde çay ve kahve gibi içecekleri tüketme alışkanlığına sahip olan hastaların, vakit kaybetmeden bu tüketim maddelerini en aza indirmesi gerekir.  
  • Hastanın iş ya da özel yaşantısında karşı karşıya kaldığı stresli ortamdan mümkün ölçüde uzaklaşması, ritim bozukluğunun düzenlenmesinde etki sahibi olacaktır. Burada her ne kadar öne çıkan kavram stres olsa da, hastanın ani ve özellikle uçlarda yaşanan duygu değişimlerinde de uzak durması gerekir.
  • Doymuş yağ ve karbonhidrat oranı yoğun gıdaların tüketimini tercih eden hastaların bu gıdalar yerine günlük taze sebze, meyve ve protein içerikli besinler tüketmesi gerekir. Beslenme alışkanlığının yanında bireyin uyku düzenini de belirli standartlar üzerine kurması ve uykusuzluğun olumsuzluklarıyla karşı karşıya kalmaması gerekir.
  • Hipertansyion, kolesterol ve şeker gibi hastalıkları bünyesinde barındıranların bu hastalıkların kontrol altında tutulmasına gayret etmesi gerekir. Belirtilen hastalıkların kontrol altında tutulmasını kalpte soruna yol açan her faktörün aritmi üzerindeki olumsuz etkisi yönünden değerlendirmek gerekir.

 Bebeklerde Kalp Ritim Bozukluğu

Aritma, yalnızca yetişkin bireylerde ortaya çıkan bir hastalık değildir. Bebeğin anne karnında iken yetersiz beslenme ya da annenin kalp ritmindeki bozukluklara bağlı olarak hastalık ile karşı karşıya kalması muhtemeldir.

Bebek üzerindeki etkilerin ortadan kaldırılması adına en uygun tedavi takvimi kısa sürede belirlenmeli ve uygulanmalıdır. Aksi takdirde, yetişkinlerde gösterdiği etki süresi bebekler için daha düşük olacaktır.

Anne karnındaki bebeğe düzenli aralıklarla yapılacak olan kontrollerde, aritmi hastalığı teşhis edilerek tanı koyulabilir. Dolayısıyla, hamile bireylerin doktor muayenelerini yalnızca kendi sağlıkları için değil bebeklerinin sağlıkları için de eksiksiz yaptırması gerekir.

Ritim Bozukluğu Olanların Spor Yapması

Toplumda yanlış bir algı olarak; kalp rahatsızlığı olan bireylerin spor yapamayacağı her ne kadar yerleşmiş olsa da, uzman görüşler bunun tam aksini söyler. Özellikle aritmi hastalarının hekim tavsiyelerine uyarak yapacağı spor ile kalp ritminin düzenlenmesine katkı sağlaması mümkündür. 

Burada kritik noktayı; bireyin spor yapmadan önce mutlaka hekim kontrolüne başvurması oluşturur. Aksi hale yapılan bilinçsiz spor, bireyin kalp krizi gibi ciddi sağlık sorunları ile karşı karşıya kalmasına neden olabilir.

Otoriteler tarafından aritmi hastalarının spor yapmasıyla ilgili genel görüş; günlük periyotlarla en az 15-20 dakika tempolu yürüyüş  yapılmasının faydalı olacağı yönünde birleşmiştir. Dolayısıyla, aritmi hastaları doğru fiziksel aktiviteler ile tedavinin başarı yüzdesine katkıda bulunabilir.



1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız (1 votes, average: 4,00 out of 5)
Loading...

© 2024 – Kalp Hastalıkları ve Tedavisi. Tüm Hakkı Saklıdır.

Okumakta olduğunuz bütün makalelerin hepsi bilgilendirme amacı ile hazırlanmaktadır. Okuduğunuz bütün tedavi metotları, ilaç isimleri doktor kontrolünde uygulanması gerektiği gibi, beslenme önerileri ise diyetisyen kontrolünde uygulanması gerekmektedir.