Panik Atak ve Kalp Ağrısı Arasındaki İlişkiler ve Aralarındaki Farklar

Bazı durumlarda panik atak krizleri kalp krizi belirtilerine benzemektedir. Bu nedenler krizi anında hastaların kalp konusunda bir sorun yaşama endişesi ve korkusu ortaya çıkar.

Panik Atak ve Kalp Ağrısı

Psikolojik bir sorun olan panik atak rahatsızlığı aynı zamanda vücut mekanizmasını da etkileyen önemli sağlık sorunlarından biri olmaktadır. Hasta panik atak krizi sırasında genel olarak kalp krizi geçirdiği kanısına kapılarak endişe duyar. Bu endişeler çoğu zaman büyük bir korkuyu ve telaşı da birlikte getirir. Bilhassa hastanın yakın çevresinden herhangi biri kalp krizi geçirmiş veya etrafında kalp krizi geçirerek ölen biri bulunmuşsa hastanın bu konudaki korkusu ve endişesi daha çok artmaktadır. Hasta bu gibi durumlarda sürekli olarak kalp kasından gelen sesleri dinlemeye başlar.

Belirtileri

Hastanın panik atak sırasında yaşadığı belirtilerin bazıları kalp krizi sırasında yaşanılan belirtilere benzemektedir. Hele ki hastanın aynı belirtileri daha önce kalp krizi yaşayan birinde de yaşamış olması doğal olarak kişinin aklına kalp krizi sorunun getirmektedir. Bu sebeple genel olarak panik atak konusunda sorunları olan hastalar, panik atak krizi sırasında kalp krizi endişesiyle hemen hastaneye giderek kalp krizi geçiriyorum korkusunu dile getirir.

Eğer hasta panik atak krizini ilk kez yaşıyorsa olay daha dramatikleşir. Bu sorunu ilk defa yaşayan hasta göğüs bölgesinde birden ağrı oluştuğunda, kalp kasında baskı hissettiğinde ve nefes almada zorluk çektiğinde; beraberindeki belirtiler eşliğinde eyvah ölüyorum moduna girer. Bu durum sırasında vasiyetini hazırlayan hastalara bile rastlanmaktadır. Hasta acile girdiğinde doktorların davranışlarını ağır bularak öfke krizlerine kapılır. Doktorların yapılan test ve tetkikler sonucu bir şeyiniz yok tarzındaki cevapları hastayı hem şaşkınlığa hem de güvensizliğe itebilir. Bir şeyim yok diye evine dönen hasta bu kez aynı nöbetleri tekrar yaşarsam korkusuna kapılır.  İlk krizi ev dışında bir ortamda yaşanmışsa; örneğin alış veriş merkezi, otobüs ve buna benzer herhangi bir yerde oluşmuşsa; krizi geçiren kişi bir daha buralara gitmek istemez. Hep ya tekrarlarsa korkusunu yaşar. Hastan genel olarak evhamlı bir kişiyse yapılan tetkiklere inanmayarak tekrar çok farklı yerlerde yaptırmaya devam eder. Sürekli EKG ve diğer testleri yenilemesine rağmen hala kalp krizi geçirme endişesi duymaya devam eder. Hasta panik atak anında kendinin kalp krizi geçirdiğini düşünmesine neden olan bir takım belirtiler yaşamaktadır. Bu belirtilere şu şekilde örnekler verebiliriz:

  • Göğüs bölgesinde oluşan sıkışmalar, batmalar, daralmalar ve yanma hissi
  • Sol kol bölgesine ve sol omuza vuran ağrılar, aynı zamanda bu bölümde yaşanan uyuşmalar
  • Kalp kasının göğüs bölgesinden fırlayacak hissi verecek derecede hızlı atması, oluşan yoğun çarpıntılar
  • Nefes alıp vermede yaşanan sorunlar ve zorlanmalar
  • Solunum yetmezlikleri
  • Aşırı oranda terlemeler
  • Ateşin yükselmesi
  • Mide bulantı oluşması ve oluşan kusmalar

Uygulanan Tedavi Yöntemleri

Panik atak tedavisi sırasında hastanın doktoruna güvenmesi ve inanması hatta diğer hastalarla konuşup yaşanan sorunları tartışması gerekli olan tedavinin ilk aşamasıdır. Panik atak kalp krizine neden olmaz. Bunun yanında tedavi edilmeyen bu rahatsızlık ileriki dönemlerde hastanın vücut mekanizmasında farklı sorunlara neden olmasını sağlayarak kalp ve damar sistemiyle sorunlar yaşamasına neden olur. Panik atak hastalarının; kardiyolojik sistem hastalıklarına yakalanma riski oldukça yüksek olmaktadır.

Devamlı olarak yaşanmakta olan korku ve endişeler kardiyolojik sistemin hasar görmesine ve kalp kasının yorulmasına sebep olmaktadır. Yaşanan bu korkular ve kaygılar; kolesterol sorunlarını, tansiyon sorunlarını beraberinde getirmektedir. Bu sorunlar eşliğinde koroner damarlarda oluşabilecek daralmaların ve tıkanmaların oluşma riski artmaktadır. Gerekli olan tedavisinin zamanında yapılmadığı kişiler arasında koroner arter rahatsızlıklarına bağlı olarak yaşanan ölüm oranları oldukça yüksek seviyelerdedir.

Tek başına yaşanan panik atak rahatsızlıkları kalp krizine neden olmamasına rağmen hastanın kardiyolojik sisteminde herhangi bir rahatsızlık olması durumunda kalp krizi riskinin oluşmasına neden olabilmektedir. Tedavi edilmeyen bu rahatsızlıklar kardiyolojik sistem konusunda risk oluşturabilmektedir.

Kalp Krizi ve Panik Atak Krizleri Arasındaki Farklar

Kalp krizi ve panik atak krizleri arasında yaşanan farkları şu şekilde sıralayabiliriz:

Kalp Krizi Anında Yaşananlar Panik Atak Anında Yaşananlar
İlk olarak çarpıntılar meydana gelir EKG’de aritmiler meydana gelir
Bazı durumlarda kalp kasının üzerinde göğüs kısmında kısa süren ağrılar meydana gelir. Göğüs ağrıları on beş veya yirmi dakikadan uzun sürmektedir. Gerekli müdahale yapılmadığı durumlarda bu ağrılar beş veya altı süre sürebilir
Yaşanan kriz dikkatin dağıtılması, ilginin farklı bir yere yoğunlaşması sırasında geçer Ağrılar gittikçe artar ve yayılma gösterir
Dinlenme sırasında ağrılar artar Pozisyon değişimlerinde ağrının oluşma yeri değişmez
Çarpıntılar dinlenme sırasında artar Ağrılar çene, sırt, mide veya boğaza yayılabilmektedir
Çekilen EKG de taşikardi görülür Kriz anında tansiyonda düşme gözlemlenir
Başka her hangi bir rahatsızlığa rastlanılmaz Kusma ve mide bulantısı meydana gelir
Ağrıların oluştuğu alan parmakla gösterilecek kadar sınırlı bir bölgede oluşmaktadır. Kısa sürede geçer.  
Ağrılarda yayılma olmaz  
Tansiyonda yükselme gözlemlenir  
Kusma ve bulantı olmaz  

 



Kullanıcı Yorumları ve Oyları

1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız (Sizin oyunuz ilk olsun)
Loading...

© 2024 – Kalp Hastalıkları ve Tedavisi. Tüm Hakkı Saklıdır.

Okumakta olduğunuz bütün makalelerin hepsi bilgilendirme amacı ile hazırlanmaktadır. Okuduğunuz bütün tedavi metotları, ilaç isimleri doktor kontrolünde uygulanması gerektiği gibi, beslenme önerileri ise diyetisyen kontrolünde uygulanması gerekmektedir.