Kalbin Hızlı Atması ve Nefes Darlığı Tedavi Yöntemleri
Kalbin hızlı atması diğer bir deyişle çarpıntı tek başına yaşandığında ciddi bir sorun olmayabilir. Çarpıntıyla birlikte nefes darlığı baş dönmesi gibi semptomlar oluştuğunda tehlikeli bir duruma gelir.
İçindekiler
Kalbin Hızlı Atması ve Nefes Darlığı
Genellikle sinirsel bir soruna dayanan kalbin hızlı atması ve nefes darlığı problemi; içinde bulunduğumuz zamanda sıklıkla rastlanılan bir olaydır. Kalbin hızlı atması insanın kendi kalbinden gelen ritimleri normalden fazla hissetmesidir. Çarpıntı olarak da adlandırılan bu durumun altında yatan neden yorgunluk veya stres olabilmektedir. Bazı durumlardaysa sonu ölüme kadar gidebilen önemli bir rahatsızlığın habercisidir. Bu sebeple; böyle bir sorun yaşayan hastaların zaman yitirmeden bir kardiyologa başvurarak bu sorunun kaynağını öğrenmesi ve gerekli olan tedaviye başlaması gerekmektedir.
Normal bir insanda bir dakika içinde atmış ile yüz arasında ritim veren kalp kası çarpıntı anında yüksek değerlere ulaşabilmektedir. Tek başına ortaya çıkan taşikardiler ciddi sorun oluşturmasalar da nefes darlığıyla birlikte ortaya çıktığında damarlarla veya kalple ilgili bir problemin habercisi olmaktadır. Hastalığın saptanmasında kalbin hızlı atması ve nefes darlığı sırasında başka bir belirti olup olmadığı önem kazanmaktadır. Bu sorun ortaya çıktığında hastada aynı anda baş dönmesi veya bayılma tarzında belirtilerde bulunuyorsa direk olarak damar sorunları veya kalp hastalıkları gündeme gelebilmektedir.
Kalbin hızlı atması ve nefes darlığı nedenleri arasında en belirgin olanlar:
- Fiziksel eforlar
- Stres ve korku
- Uykusuzluk ve yorgunluk
- Kalp rahatsızlıkları
- Beslenme tazındaki hatalar
- Kansızlık
- Aşırı kilolar
- Panik atak
- Alkol kullanımı
Belirtileri
Çarpıntı ve nefes darlığı sorunu olan hastaların bu problem oluştuğu anda beraberinde getirdiği belirtilere önem vermesi gerekmektedir. Her şeyden önce bu sorunun ne zaman başladığı ve ne kadar süreyle devam ettiği hangi durum sonunda ortaya çıktığı önemli ayrıntılardır. Tek başına oluşması ve beraberinde başka bir belirti olmaması rahatsızlığın tabanında herhangi bir kalp rahatsızlığı olması ihtimalini azaltmaktadır.
Nefes darlığı ve çarpıntı anında hastada eğer baş dönmesi, mide bulantısı, bilhassa geceleri yatarken nefes alıp vermede zorluk çekme, ölüm korkusu, titremeler, panik atak, tansiyonun yükselmesi, geçici şuur kayıpları, görmede sorunlar yaşama, konuşma zorluğu çekme gibi sorunların da yaşanması halinde sorun ciddi bir boyut almaktadır
Uygulanan Tedavi Yöntemleri
Nefes darlığı ve kalp çarpıntısının aynı anda ve beraberinde farklı belirtilerle birlikte ortaya çıkması önemli sorunları da paralelinde getirebilmektedir. Bu sorun çoğu zaman stres ve panik ataktan kaynaklanabilmektedir. Bu gibi durumlarda hastanın psikolojisini toparlaması panik atağının kontrol altında tutulması için gerekli olan tedavi uygulanmaya başlar. Yorgunluk, yanlış beslenme, aşırı kilo sorunlarından dolayı kaynaklanan çarpıntı ve nefes alıp vermedeki zorlukların tedavisi de sosyal yaşamın düzenlenmesi şeklinde olabilmektedir. Fakat sorunun kaynağı kalp veya damar hastalıklarıyla o zaman özenli ve dikkatli bir tedavi gerekmektedir. Hastaya ilk olarak sakinleştiren kan basıncını ve kan akışkanlığını düzenleyen, pıhtılaşmayı önleyen kalp kasının ve damarların güçlenmesini sağlayan ilaçlar verilir. Bunun yanında hastanın beslenmesi düzenlenir. Alkol ya da sigara tarzındaki bağımlılıklarından kurtulması sağlanır.
İlaç tedavisi yeterli başarıyı göstermediği durumlarda; anjiyografi, stent, balon, bypass ve açık cerrahi müdahaleleri çözüm yolu olarak gündeme gelmektedir. Damar darlıklarının yüzde elliyi geçmesi durumunda veya kalbin gereğinden fazla zorlanması halinde; bypass veya kalp pili gibi müdahaleler ön plana çıkar.
Yapılan tıbbi tedavinin yanında; günümüzde oldukça fazla ilgi gören ve bu konuda başarılı sonuçlar veren bitkisel tedavi yöntemleri, bitki kürleri, şifalı bitkiler; doktora danışılıp gerekli olan onayı aldıktan sonra bitkisel tedavi konusunda uzman bir doktor tarafından önerilen oranda ve şekilde tedavi yöntemleri arasında yerini alır.
Kalp Kapakçık Ameliyatı
Kalp kasında yer alan odacıkların arasında kanın dolaşım yapmasına imkan vermek amacıyla gerektiğinde açılıp kapanan kapakçıklarda oluşan bir sorun veya hasar nedeniyle işlevini tam olarak yerine getiremez. Kalp kapakçıklarında meydana gelen bu sorunlara bağlı olarak kan hem kalpte hem de damarlarda olan dolaşımını gerekli olan zamanda gerekli olan miktarda yapamaz. Bu da hem kalbin hem de beslemekle yükümlü olduğu organların görevlerini tam olarak yerine getirmelerine engel olmaktadır. Hastanın daha fazla risk altına girmesini önlemek amacıyla kalp kasında yer alan kapaklar ya değişme ya da onarılma yoluna gidilir. Bu amaçla yapılması ön görülen operasyondan bir gün önce hasta hastaneye yatmak ve ameliyata hazırlanmak üzere alınır. Ameliyat öncesi hastaya anestezi uygulanır.
Hastanın göğüs kafesi açılarak kalp kasına ulaşılır. Yapılan kalp kapakçık ameliyatı sırasında hastanın hem kalbi hem de akciğeri durdurulur. Hastanın operasyon sırasında kalbi ve akciğeri durdurulduğu için; bu organların görevlerini kalp ve akciğer makineleri yerine getirir. Cerrahi müdahale sırasında kalp kasında bulunan boşluklar açılır ve sorunlu olan kapakçıklara ulaşılır. İşlem tamamlandıktan sonra; kalp boşlukları ve göğüs kafesleri kapatılarak son kontroller yapılır. Kalp kapak ameliyatları üç saat zaman alabileceği gibi bu süre altı saate de çıkabilmektedir.
Ameliyat Sonrası İyileşme Süreci
Kalp kapak ameliyatlarından sonra hastanın bir süre hayatı ve tedavisi konusunda dikkatli olması gerekir. Kapakları değişen hastalar eskiden uzun süreler hastanede yatarken şimdi gelişen tıp bilimi sayesinde ortalama birkaç günde hastaneden çıkabilmektedir. Hastanın hastanede yatma ve normal hayatına geri dönme süresi;a ameliyat sonrası bakıma ve tedaviye verdiği öneme göre değişmektedir.