Pulmoner Hipertansiyon Belirtileri ve Tedavisi

Pulmoner arter dolaşımında küçük bir çevrede kan basıncının yükselmesi sonucunda patolojik olarak gelişmekte olan bir durum olmaktadır. Kadınlarda 4 kat daha fazla görülmektedir.

Pulmoner Hipertansiyon

Damarın vasküler bölümünde kan basıncının sürekli olarak yükselmesi sonucunda görülmekte olan patolojik bir durum olmaktadır. Bu hastalığın ilerleyici olması ve kişinin hayatını tehlikeye atmasına neden olmaktadır. Hastalığın sadece yaşlılarda görülmediği yenidoğan bebeklerde ve özellikle prematüre doğmuş olan bebeklerde de görülme ihtimali bulunmaktadır. Hastalığın gelişmesinde birçok faktör etki etmektedir. Akciğer hastalıklarının oluşması ve bronkopulmoner hastalıkları olmaktadır. Akciğer dokusunun yapısının bozulması sonucunda alveolar hipoksi oluşmaktadır. Solunum rahatsızlıkları sonucunda akciğerlerin alt kısmında ki boşlukların oluşması ve süpürasyon oluşması sonucunda meydana gelebilir. Obstrüktif kronik bronşit hastalığı yaşamakta olan kişilerin akciğerlerinde ki dokunun kademeli olarak değişmesi neticesinde hava yolu kapanacaktır. Akciğer dokusunda meydana gelen fibroz bağ dokusunun normal hücrelerin yerine geçmesi sonucunda gelişmesi de görülmektedir.

Yeni doğan bebeklerde pulmoner hipertansiyon görülmesi patolojik bir durum olmaktadır. Bu durum doğumdan önce görülmektedir. Akciğer solunumunun başlaması sonucunda akciğer damarlarında ki basınç düşmesi sonucunda ortaya çıkmaktadır. Bebeğin doğumundan sonra ilk günlerde belirtiler ortaya çıkmaktadır. Nefes alma sorunu arteryal basınç daha sık olacaktır.

Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinde isim yapmış olan Dr. Cihangir Kaymaz tarafından uygulanan tedavi sayesinde kişiler iyileşmektedir. Bunun yanı sıra üniversite hastanelerinde, devlet hastanelerinde de hastalığın tedavisinin yapılmakta olduğunu bilmelisiniz.

Ayrıca her sene düzenli olarak Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneğinde pulmoner hipertansiyon hakkında hastaları bilinçlendirmek amacıyla eğitimler verilmektedir.

Pulmoner Hipertansiyon Belirtileri

Hastalığın ilk evrelerinde herhangi bir belirti vermeden gelişmektedir. İlk olarak kişilerde nefes darlığı olarak kendisini belli etmektedir. Bu durum kişilerin yapmakta olduğu fiziksel aktivite sonucunda artacakken hastalar dinlenmesi durumunda bile kaybolmayacaktır.

  • Sürekli var olan kuru öksürük;
  • Göğüs ağrısı ve karaciğerin büyümesi sonucunda ağrı gelişimi;
  • Kalp çarpıntısı;
  • Aritmi;
  • Sürekli kendisini yorgun hissetme;
  • Bacaklarda şişme;
  • Karın bölgesinde sıvı birikmesi;
  • Hemoptizi;
  • Senkop;
  • Ses kısıklığı.

Pulmoner Hipertansiyon Evreleri

Hastalarda pulmoner arteriyel hipertansiyon 1. derece de olması sonucunda herhangi bir belirtileri olmadan hasta yaşamına devam edecektir.

Hastalığın 2. derecesine ulaştığı zamanlarda çok hafif belirtiler ortaya çıkmaya başlayacaktır. Nefes darlığı, halsizlik, göğüs ağrısı ve baş dönmesi gibi durumlar pulmoner arteriyel hipertansiyon sırasında görülür. fakat kişiler dinlendiği sırada bu belirtiler ortadan kaybolacaktır.

Hastalık 3. dereceye ulaşması sonucunda pulmoner arteriyel hipertansiyon sonucunda kişilerin fiziksel aktivitelerinde azalma görülecektir. Nefes darlığı, sürekli olarak yorulma gibi belirtilerde görülür.

Eğer ki hastalık 4. derece ulaşması sonucunda kişilerin dinlenmesi sonucunda ya da en hafif bir aktivite sırasında bütün belirtiler görülecektir.

Primer Pulmoner Hipertansiyon

Arterlerde sürekli olarak bir basınç sonucunda artış görülmektedir. Fakat birçok durumda kardiyovasküler ve solunum sistemi hastalıklarının sonucunda oluşabilir. Kişilerde Torako diyafragma patolojisi bulunmamaktadır. Primer pulmoner hipertansiyonun evresi kalıtsal olarak kabul edilmektedir. Dolaşım sisteminin küçük damarların çok sayıda trombozu tarafından engellenmesine neden olmaktadır. Akciğer arter duvarlarında bulunan intravasküler basıncın keskin bir artışı vardır. Kanı doğru bir şekilde ileri itmesi amacıyla arteryel duvarın kas kısmında artma söz konusu olacaktır. Bu durumda da hipertrofisinin gelişmesi söz konusu olur.

İkincil Hipertansiyon

İkincil pulmoner hipertansiyon birçok hastalığa bağlı olarak meydana gelmektedir. Kişilerde oluşan hipoksik koşullara bağlı olarak, doğuştan kalp kusurlarının oluşması sonucunda meydana gelebilir. Fonksiyon eksikliğine sıklıkla neden olan hastalıklar sonucunda oluşabilir. Miyokardiyal iskemik hasarı, aortik valf anormalliklerin oluşması gibi nedenlerden meydana gelecektir. Hastalarda pulmoner arteriyel hipertansiyon oluşmasına neden olan bölgede basıncın yükselmesi sonucunda gelişimsel anormallikler, tümörler ya da mitral stenoz neden olacaktır.

Hastalarda kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon oluşmasının sıklıkla tromboembolizm ve arterin büyük dallarının sonucunda çok hızlı bir şekilde gelişecektir. Düşük kan basıncı oluşacaktır. Hastalarda kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon oluşması sonucunda akut başlangıç hızlı progresyon ve pankreas yetersizliği gelişimi görülecektir.

Pulmoner Hipertansiyon Tedavisi

Pulmoner hipertansiyonun tedavisi neden olan hastalığı kaldırmak ve pulmoner arterde oluşan yüksek kan basıncını düşürmek hedeflenmektedir. Kişilerde akciğer damarlarında oluşan basıncı azaltmak amacıyla ve arterlerde oluşan kan pıhtılaşmasını önlemek amacıyla tedavisi uygulanacaktır. Bu ilk evrede kalp kaslarını rahatlatacak ilaçlar kullanılacağı gibi kişilerin kan inceltici ilaçlar alması da gerekmektedir. Olabildiği kadar tuzu hayatında eksiltmeleri ve günde bol bol su içmeleri önerilmektedir. Daha çok sebze yemekleri, meyveler, bitkisel yağlar ve balık ürünleri tüketmesi gerekmektedir. Yağlı et, tuz, alkol, kahve tüketiminden uzak durması gerekmektedir.

Bitkisel tedavi olarak Pulmoner hipertansiyon yaşamakta olan bir kişiye halk arasında bal kabağı suyu günde 1 bardak içmeleri tavsiye edilmektedir. Ayrıca bitkisel tedavi olarak sarımsak da bu hastalığın tedavisinde uzun yıllardan beridir kullanılmakta olan faydalı bir bitkisel tedavi yöntemi olmaktadır.



1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız (1 votes, average: 5,00 out of 5)
Loading...

© 2024 – Kalp Hastalıkları ve Tedavisi. Tüm Hakkı Saklıdır.

Okumakta olduğunuz bütün makalelerin hepsi bilgilendirme amacı ile hazırlanmaktadır. Okuduğunuz bütün tedavi metotları, ilaç isimleri doktor kontrolünde uygulanması gerektiği gibi, beslenme önerileri ise diyetisyen kontrolünde uygulanması gerekmektedir.